CİNSEL SAPKINLIKLAR (PARAFİLİLER) : FETİŞİZM, RÖNTGENCİLİK, TEŞHİRCİLİK, SADİZM – MAZOŞİZM,PEDOFİLİ
Cinsel Sapkınlıklar (Parafililer) Ruhsal Bozuklukların Tanısal ve İstatistiksel Elkitabı olan DSM-IV ‘de olağandışı nesne ve cinsel aktivitelerin cinsel açıdan çekici bulunması ile ilgili bozukluklar olarak tanımlanmaktadır. Tanı konulabilmesi için en az 6 ay bu çekiciliğin yoğun olması ve sürmesi gerekmektedir. Ayrıca tanı konulabilmesi için kişinin bu dürtülere göre davranması veya bunlardan dolayı belirgin bir sıkıntı yaşaması gerekmektedir. Her hangi bir kişinin cinsel sapkınlığa benzer dürtü ve fantezileri olabilir ( kendi cinsel organını bir yabancıya gösterme fantezisi gibi), ancak bu fanteziler tekrarlayıcı ve yoğun değilse, ve kişi bu dürtülere yönelik davranışlar göstermiyorsa veya bundan dolayı sıkıntı yaşamıyorsa, parafili tanısı almaz.
Genellikle birden fazla parafili bir arada görülebilir ve böyle bir kişilik örüntüsü kişilik bozukluğu ve ya şizofreni gibi bir başka akıl hastalığına işaret eder. Parafilinin görülme sıklığıyla ilgili çalışmalar, cinsel yönelimi ne olursa olsun, genelde bu sorunun erkeklerde görüldüğünü ortaya koymaktadır. Parafik davranışlar genellikle yirmi beş yaşından sonra azalmaktadır, ve bazı prafikler cinsel sapkınlıkları olmayan eşler tercih ettiklerinden sıklıkla yasal sorunlar yaşamaktadırlar.
FETİŞİZM
Genel olarak bir çok insan için vücudun belirli kısımları cinsel açıdan uyarıcıdır, ancak fetişizmde cinsel uyarılmaya yol açan vücudun belirli kısımları değil, cansız nesnelerdir. Genellikle erkek olan fetişistler, cansız tutku nesnelerine, örneğin kadın ayakkabısı gibi fetişlere yani cansız nesnelere karşı tekrarlayan ve yoğun bir dürtü hissederler. Tutku nesnesi olmadan cinsel uyarılma olmaz bu kişilerde. Eldivenler, ayakkabılar, ince çoraplar, özellikle iç çamaşırları fetişistler için uyarılmaya yol açan nesneler olabilir. Bazıları fetiş nesnelerini yanlarında taşırlar bazıları da cinsel birleşme öncesinde uyarılma için eşlerinden fetiş nesnelerini giymelerini isterler. Fetişistlerin bu nesnelere karşı duydukları çekim istem dışı ve karşı konulmazdır. Fetişizm ile çekici bulma arasında fark vardır, fetişist uyarılma için mutlaka fetiş nesnesini görmeli veya ona dokunmalıdır, fetiş daha erken dönemlerde örneğin çocukluk döneminde belirlenmiş olsa bile, bu bozukluk genellikle ergenlik döneminde başlar.
Eğer bir erkek, kadın giysileri giyerek cinsel olarak uyarılabiliyorsa, kendini bir erkek olarak görse de travestik fetişizm veya travestizm söz konusudur. Ancak kadın giysileri giymek cinsel uyarılmaya yol açmadıkça bir kadın gibi giyinip kadınları taklit edenleri travesti olarak değerlendirmemek gerekir. Travestisizm, cinsel kimlik bozukluğunda veya bazı eşcinsellerde görülen karşıt cins gibi giyinme davranışı ile karıştırılmamalıdır. Travestiler erkek ve heteroseksüeldirler. Genellikle düzenli olarak değil, dönemsel olarak kadın gibi giyinirler. Bazıları erkek giysilerinin içine kadın çamaşırları giyerler. Karşıt cins gibi giyinmedikleri sürece görünüşleri, davranışları, ve cinsel tercihleri erkeksidir. Çoğu evlidir. Karşıt cins gibi giyinme gizli ve özel durumlarda ortaya çıkar ve pek az aile üyesi tarafından bilinir. Zamanla karşıt cins gibi giyinme dürtüsü artabilir, ancak bu nadiren cinsel kimliğin değiştirilmesine, yani kişinin kendini bir kadın gibi hissetmesine yol açar. Bununla birlikte kadın gibi giyindiklerinde kendilerini kadın gibi hissettiklerini belirten travestilerde vardır. Travestizm genellikle çocuklukta ve ergenlik döneminde kısmi olarak karşıt cins gibi giyinme şeklinde başlar.
PEDOFİLİ VE YASAKSEVİ (İNSEST)
Pedofili genel olarak yetişkin erkeklerde görülür ve cinsel açıdan tatmin olabilmek için ergenleşmemiş çocuklarla fiziksel ve cinsel temas kurarlar. DSM-IV’ de göre bu tanının konulabilmesi için kişinin en az 16 yaşında olması ve cinsel temas kurduğu çocuktan en az 5 yaş büyük olması gerekmektedir. Pedofili kendi cinsine yada karşıt cinse yönelik görülebilir ve genellikle şiddete baş vurulmaz. Her ne kadar kurbanlarına zarar vermeseler de, çocukları evcil hayvanları öldürerek yada tehdit ederek korkutabilirler. Bazen sadece çocuğun başını okşayabilirler, bazen de çocuğun cinsel organına dokunabilirler yada kendi cinsel organlarına dokunmalarını isteyebilirler. Nadiren cinsel birleşme talebinde bulunurlar. Eğer ebeveynler tarafından fark edilmez yada çocuk bu durumu aileye açıklamazsa bu durum haftalar, aylar, hatta yıllarca sürebilir. Eğer pedofili yanında aynı zamanda cinsel sadizm yada antisosyal kişilik bozukluğu varsa, bu tanıyı alan vakalar kurbanlarına ciddi zararlar verebilirler, çocuklara tecavüz ederler, pedofiliden farklı olarak çocuğa ciddi fiziksel zararlar verme isteği duyarlar.
Yasaksevi(insest) evliliğin yasak olduğu yakın akrabalar arasındaki cinsel ilişkiyi tanımlar. Yasaksevi bir çok toplum için tabudur, ve bugünkü bilimsel gerçekliğe de tabu olması uygunluk göstermektedir. Pedofili ve yasaksevi arasında ciddi farklılıklar vardır. Yasaksevi tanımı gereği aile üyeleri arasındadır, pedofilide mutlaka aile üyeleri arasından olması gerekmez.. Pedofilide cinsel açıdan gelişmemiş çocuklara ilgi duyulurken, yasaksevide bir ebeveyn cinsel olarak gelişmeye başlayan çocuğuna ilgi duyar.
Çocuk pornografisinin çocuklara tecavüz edilmesinde önemli bir bileşen olduğunu iddia edenler olsa da, 11 erkek pedofilik ile yapılan yeni bir çaışmada bu tür pornografik metaryalin gerekli bile olmadığı saptanmıştır.
P edofilikler ve insest ilişkisinde bulunanlar genellikle ahlaki ve dini açıdan katı değerleri olan kişilerdir. Kurbanlar ya bir arkadaşlarının ya da komşularının çocuklarıdır. İnsestin ortaya çıktığı ailelerin genellikle beklenmedik şekilde ataerkil ve geleneksel olduklarını, özellikle kadınların boyun eğici bir rol üstlendiklerini ortaya koyan kanıtlar vardır. Bu ailedeki ebeveynlerde çocuklarını ihmal etme ve onlardan duygusal olarak uzak kalma eğilimi görülmektedir. Ayrıca annenin olmadığı yada engelli olduğu ailelerde insestin daha yaygın olduğuna inanılmaktadır, çünkü aksi halde anneler kızlarını aile içinde cinsel kötüye kullanıma karşı koruyabilmektedirler. Son zamanlarda aile içinde yaşananlar da dahil olmak üzere tacizcilerin hemen hemen yarısının erkek ergenler tarafından gerçekleştirildiği ortaya konmuştur. Muhtemelen içinde bulundukları negatif ve karmaşık ruhsal süreçler ve aile ortamı nedeniyle, yetişkin suçluların çoğunda da kanun dışı davranışlar erken gençlik döneminde görülmeye başlamaktadır. bu gençlerin çoğu çocukluklarında kötüye kullanıma maruz kalmışlardır. Cinsel amaçlı suç işleyenlere nazaran çocuklara yönelik sapkın davranışlarda bulunanların sosyal becerileri daha az gelişmiştir ve sosyal açıdan izole bir yaşamları vardır. Bu kişilerde akademik sorunlar da yaygındır. Bu kişilerin çocukluklarında polisle sık sın sorun yaşayan çocuklar oldukları söylenebilir ve davranım bozukluğu tanısına da beklendiği gibi sık rastlanır. Beklenenin aksine bu kişilerde depresyon oldukça yaygındır ve belki çocukları kötüye kullanma konusundaki bu duyarsızlıklarının temelinde yaşamlarında çok mutsuz olmaları yatmaktadır.
GÖZETLEMECİLİK (RÖNTGENCİLİK)
Bazı durumlarda bir erkek tesadüfen çıplak olarak karşılaştığı bir kadını gizlice izleyebilir. Eğer erkek temelde geleneksel bir cinsel yaşama sahipse bu durum gözetlemek olarak adlandırılsa da, böyle bir kişi gözetlemeci olarak değerlendirilmeyebilir. Gözetlemecilik, cinsel doyuma ulaşmak için başkalarını soyunukken yada cinsel ilişki sırasında gözetlemek demektir. Genellikle gözetleme yoluyla kişi cinsel doyuma ulaşır ve bazen cinsel doyuma ulaşmak için gözetlemecilik yapmak şarttır. Gözetlemeci başkalarını seyrederken yada daha sonra gözetlediklerini hatırlayıp masturbasyon yaparak cinsel doyuma ulaşır. Gözetlemecilikte gözetleyen ile gözetlenen arasında cinsel temas olması çok nadir karşılaşılan bir durumdur. Gerçek bir gözetlemeci kendisi için soyunan bir kadından haz duymaz, burada önemli olan risk faktörünün olup olmamasıdır. Gözetlemeciyi asıl heyecanlandıran kadının gözetlendiğini fark etmesi halinde vereceği tepkileri düşünmektir. Bazı gözetlemeciler de özellikle cinsel ilişkide bulunan çiftleri gözetlemekten haz alırlar.
Gözetlemeciler genellikle sakin görünümlü, genç, bekar ve doğrudan cinsel ilişkiye girmekten korkan kişilerdir.Gözetleme yoluyla alınan haz gerçek cinsel ilişkiden alınan hazzın önüne geçmekte belki de kişinin gözetlediği kişilerden daha güçlü hissetmesne yol açmaktadır. Gözetlemeci bu yaşadıklarından dolayı rahatsızlık duymaz.
TEŞHİRCİLİK
Cinsel doyuma ulaşabilmek için kişinin cinsel organını, onu görmeye istekli olmayan bir başka kişiye gösterme ihtiyacının tekrarlanan bir biçimde ortaya çıkması teşhircilik olarak tanımlanır. Gözetlemecilikte olduğu gibi teşhircilikte de cinsel organın gösterildiği kişiyle cinsel temas kurma çok nadiren rastlanan bir durumdur. Cinsel uyarılmanın olabilmesi için teşhirci ya cinsel organını gösterdiğini hayal eder, ya da gerçekten gösterir ve bu hayali yada gerçek gösterme sahnesi sırasında masturbasyon yapar. Bir çok vakada teşhircinin cinsel organını gösterdiği kişiyi şaşırtma yada utandırma isteği söz konusudur. Tüm cinsel suçlar arasında polis kayıtlarında en fazla yer alan suç gözetlemecilik ve teşhirciliktir. Genellikle çoğunluğu erkektir.
Teşhirci çok yoğun ve kontrol edilemez bir biçimde cinsel organını gösterme dürtüsüne sahiptir ve bu dürtüyü tetikleyen cinsel uyarılma, kaygı yada huzursuzluktur. Bu dürtü o kadar yoğundur ki örneğin omiriliği hasar gören ve bu nedenle belden aşağısını hareket ettiremeyen ve hissetmeyen bir teşhirci bunlara rağmen cinsel organını gösterme çabalarına devam etmiştir.( DeFazio ve ark. 1987) Kompulsif bir yapıya sahip olan bu dürtü, gösterme davranışının giderek daha sık tekrarlanmasına, hatta mümkün olduğu kadar aynı yerde ve aynı saatte yapılmasına yol açabilir. Teşhirciler o kadar kendilerini kaptırabilirler ki bu davranışın sosyal ve kanuni sonuçlarını o anda düşünmezler. Teşhir anındaki çaresizlik ve gerginlik, çarpıntıya, baş ağrısına ve gerçeklik hissinin kaybolmasına yol açabilir. Sonrasında aşırı bir pişmanlık ve titreme başlar. Teşhircilerin tecavüz gibi şiddet içeren suçları işleme oranları düşüktür. Genellikle teşhirciler karşı cinse yakınlaşmada zorluk yaşarlar ve kişiler arsı ilişkilerde zorluk çekerler. Teşhircilerin yarısı evlidirler ancak eşleriyle olan cinsel ilişkileri tatminkar değildir.
Erkek teşhirciler üzerinde yapılan bir çalışmada teşhirciler normal insanlar ve şiddet içeren cinsel saldırılarda bulunan suçlularla karşılaştırıldığında, teşhirciler parkta oturan tamamen giyinik bir kadın gibi cinsel bir özellik taşımayan durumlardan daha çok etkilenmişlerdir. Bu durum teşhircilerin cinsel temasın kur yapma aşamasıyla ilgili ipuçlarını yanlış değerlendirdikleri hipotezini desteklemektedir. Aynı çalışmada teşhircilerin şiddet içeren slaytlardan daha az uyarıldıkları saptanmıştır. Bu bulgu teşhircilerin fiziksel olarak zararlı olabilecekleri yönündeki yaygın düşüncenin doğru olmadığını ortaya koymaktadır.
CİNSEL SADİZM VE CİNSEL MAZOŞİZM
Cinsel sadizmin en önemli özelliği cinsel doyumun olabilmesi için diğer kişiye acı yada psikolojik ıstırap çektirmenin tercih edilmesidir. Cinsel mazoşizmde cinsel uyarılmanın olabilmesi ya da arttırılabilmesi için kişinin acı yada aşağılanmaya boyun eğmeyi tercih etmesi gerekmektedir. Bu iki tür bozuklu hem heteroseksüellerde hemde eşcinsellerde görülebilir ancak bu bozukluğun görüldüğü vakaların %85 inin esas olarak heteroseksüel oldukları belirtilmektedir. Kadın sadist yada mazoşistler de vardır. Bu bozukluk erken yetişkinlik döneminde başlar ve sadist ve mazoşistlerin çoğu cinsel yaşantılarından memnundur.
Sadistlerin çoğu karşılıklı olarak cinsel haz yaşayabilmek için mazoşistlerle ilişki kurarlar. Bunlar cinsel yaşantıları dışında geleneksel bir şekilde yaşarlar ve bunların çogunun gelir ve ekonomik düzeylerinin ortalamanın üzerinde olduğunu gösteren kanıtlar vardır. Sadist cinsel doyuma ulaşmak için eşine acı verirken mazoşist bu acıya maruz kalmakla cinsel doyuma ulaşır. Bu kişiler sadist yada mazoşist cinsel yaşantıları örneğin tokat atmayı cinsel ilişkinin başlangıcı yada bir aşaması olarak görürler.
Her ne kadar bunlar her iki rolü yani hem baskın hem çekinik rolü oynayabilseler de , mazoşistlerin sayısı daha fazladır. Bu nedenle fahişelerin çalışmalarında sertlik ve disiplin ile ilgili konular dikkate değer bir bölümü oluşturmaktadır. Cinsel mazoşizm farklı şekillerde ortaya çıkabilir. Örneğin hareketlerin engellenmesi( fiziksel olarak bağlanma), gözlerin bağlanması, dövülme, kamçılanma, elektrik şokuna maruz kalma, kesilme ve aşağılanma gibi.
Sadist ile mazoşist ilişki sırasında yaşayacakları aktiviteleri önceden belirlerler. Çiftin birlikte belirlediği aktivitelerde acı, aşağılanma yada hükmetme yada her ikisi birden yer alır. İtaat ve hükmetme ile ilgili temalarda fiziksel eziyet kadar önemlidir. Önceden belirlenmiş olan bu aktivitelerin her iki taraf içinde cinsel uyarılmayı arttıracak “hayali” bir anlamı vardır. Örneğin mazoşist eski devirlerde olduğu gibi güçlü bir sultana satılan bir köle rolünü oynayabilir.
Bazı sadistler cinayet işleyebilir yada diğer kişiyi sakat bırakabilirler. Genellikle bunlar cinsel doyum alabilmek için yabancı kişilere eziyet eden ve bu nedenle hapse girmiş suçlulardır. Sadistlerin öfkelendiklerinde bir birlerine gösterdikleri davranışlar, sadist olmayan suçlulardan çok farklıdır. Sadist cinsel suçlular daha çok polis rolüne girerler ve zincirleme cinayet işlerler, kurbanlarını bağlarlar yada saklarlar. Neyse ki sadizm ve mazoşizm genellikle fantezilerle sınırlıdır ve DSM-IV de göre bunlar fantezilere sınırlı kaldığı, yani davranışa dönmediği sürece ve kişi bunlardan dolayı belirgin bir sıkıntı duymadığı takdirde bozukluk olarak kabul edilmez. Yine DSM-IV de göre bunlar davranışa döndürülmedikçe geleneksel olmayan fantezilere sahip olmak bozukluk değildir. En azından fantezi düzeyinde yaratıcılığı destekleyen bir sosyal ortam sağlanabilirse, pek çok kişi cinsel ilişki sırasında aklına yada gözünün önüne gelenlerden dolayı rahatsızlık duymayı bırakabilir. Bunun sonucunda daha fazla sadistik yada mazoşistik fanteziler ortaya çıkabilir ama tanı alacak düzeydeki sadistik yada mazoşistik sayısında azalma olur.
Kaynak: Abnormal Psychology
Hazırlayan: Nur GEZEK